Deneyelim, çabalayalım, herkes elinden geleni yapsın ve eğer başaramazsak o zaman tekrar konuşalım. İşte bu yüzden bu yasaya karşıyım. Hayvan katliamına HAYIR diyor, yasanın geri çekilmesini talep ediyorum!
Ne dersiniz?
Türkiye’de yaşayanlar olarak aslında üzüm yemekten nefret ediyor ve aslında bağcı dövmek için yola çıkıyor olabilir miyiz?
Öyle ya, ülke gündemine hangi konu gelse takım tutar gibi ikiye bölünüyoruz ve işin aslını astarını anlamadan dinlemeden elimize ne geçerse sosyal medyadan karşı tarafın kafasına fırlatmaya başlıyoruz.
Sokak hayvanları meselesinde de aynısı oldu, oluyor.
Yasaya karşıysan ülkemizde sokakta yaşayan hayvanların bir soruna dönüştüğünü söyleyemiyorsun.
Yok eğer “Türkiye’de bir sokak hayvanı sorunu ve bu sorun nedeniyle saldırıya uğrayan mağdurlar vardır” kampındaysan bu defa da “Bu mesele hayvanlar öldürmeden de çözülebilir” deme şansın kalmıyor.
Gayet bilimsel bir şekilde, verilerle ele alınması gereken bir konuyu kulaktan dolma bilgilerle, komplo teorileri ve şehir efsaneleriyle tartışıyoruz.
Gelin biz bugün verilerle ilerlemeye çalışalım…
Elimizde doğru-düzgün istatistik bile yok!
Türkiye’deki sokak hayvanlarının sayısı hakkında çeşitli spekülasyonlar olmasına karşın yakın zamana kadar elimizde net bir veri yoktu.
2022 yılında dönemin Tarım ve Orman Bakanı’nın Türkiye’de 10 milyon civarında sokak hayvanı olduğuna dair açıklaması dışında resmi bir rakamımız yok.
Fakat ben size bu yılın başında yayımlanan ve 20 ülkede evsiz hayvan sorununu ele alan bir araştırmanın sonuçlarını aktarmak istiyorum.
Evcil hayvan ürünleri pazarının güçlü şirketlerinden Mars Grubu’nun katkılarıyla hazırlanan ‘State of Pet Homelessness Project’ isimli çalışma 930 kaynak taraması, 30 bin civarında kamuoyu anketi, 9 ayın üzerinde saha çalışması ve 7700 saatlik veri toplama süresiyle ciddiye alınması gereken bir kaynak ve Türkiye de çalışmanın kapsamındaki 20 ülkeden biri.