Şengün Kılıç: Çayı sev, Rize’yi koru!

CHP’nin Rize’de miting düzenlemesi değil, Rize’de çayla ilgili böyle büyük bir eylemin yapılıyor olması ilginç. İktidarda kim olursa olsun Rize’de çayla ilgili her şey beka meselesi.

Tekgıda-İş’in ÇAYKUR’da başlattığı grev 12 saatte bitti. ÇAYKUR Genel Müdürü İmdat Sütlüoğlu’nun tehditleri işçiler üzerinde ne kadar etkili oldu bilinmez ama ÇAYKUR yönetimi işi şansa bırakmadı ve fabrikalar çalışmaya başlamadan bir ay önce 7 bin mevsimlik işçi işe alınarak grev kırıldı.
Tekgıda-İş’in ÇAYKUR’da başlattığı grev 12 saatte bitti. ÇAYKUR Genel Müdürü İmdat Sütlüoğlu’nun tehditleri işçiler üzerinde ne kadar etkili oldu bilinmez ama ÇAYKUR yönetimi işi şansa bırakmadı ve fabrikalar çalışmaya başlamadan bir ay önce 7 bin mevsimlik işçi işe alınarak grev kırıldı.

Çay alım fiyatlarının açıklanmasıyla birlikte malum başta Rize olmak üzere, Karadeniz cenahında işler epey karıştı, tansiyon yükseldi. İlk eylem Artvin Kemalpaşa’dan geldi, üreticiler hem açıklanan fiyatı hem de kota uygulamasını, çay fabrikasının önüne yaş çay dökerek protesto ettiler. Ancak çay üreticisi iller arasında Rize’nin özel bir yeri var. Sadece çay üretimi ve fabrikalar açısından merkez olması nedeniyle değil, tüm iktidarların Rize’ye yaklaşımları nedeniyle de. Bu açıdan konu AK Parti Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la ilgili değil! Mesela daha iki yıl önce, Rize Valiliği çay üreticilerinin topladıkları imzaları vermek üzere Rize’deki ÇAYKUR Genel Müdürlüğü’ne yapacakları yürüyüş kararı karşısında eylem yasağı getirmiş, çay üreticileri de bunun üzerine ancak Trabzon’un Of ilçesinde basın açıklaması yapabilmişti. Valiliğe göre, çay üreticilerinin talepleri “suni gerekçe”, eylemleri ise “milli güvenlik sorunu” idi.  Dolayısıyla da yapılacak eylem, milli güvenliği ve kamu düzenini bozabilirdi. Rize’de yapılınca kamu düzenini bozabilecek eylem, Trabzon’da yapılınca bozmamıştı.

Grevler açısından da Rize değişik bir yer. Nisan 2013’te ÇAYKUR’da 60 yıldır örgütlü olan Tekgıda-İŞ sendikası tarihinde ilk kez grev kararı almış ve grev sabah başlayıp katılımın çok düşük olması nedeniyle akşamına son bulmuştu. Grevle ilgili olarak bir basın toplantısı düzenleyen dönemin ÇAYKUR Genel Müdürü İmdat Sütlüoğlu, toplantıda açık açık işçileri tehdit etmişti. Sütlüoğlu, “Her taraf yıkılır, herkes bu enkazın altında kalır. Daha sonra oluşacak tsunami dalgaları herkesi sürükler, götürür. Herkes aklını başına alsın” diye başladığı konuşmasını, greve katılmayanlara ücretlerinin eksiksiz ödeneceği, katılanlara ise ücret verilmeyeceği için mağdur olacağı tehdidiyle bitirmişti.

Yıldırım Koç, ÇAYKUR Grevi Niçin Yenildi? makalesinde yenilginin en önemli nedeninin ÇAYKUR işçilerinin sınıfsal niteliği olduğunu söylüyor.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Çok Okunanlar

Benzer Haberler
KAÇIRMA

Eray Özer ,Sadece savaşmayı bilenler gezegenin sonunun geldiğini görmüyor

İklim Zirvesi zengin ülkelerin fakir ülkelere yılda 300 milyar...

Zeytin üreticisi sıkıntılı! Günlük 3 bin liraya çalışacak işçi bulamıyorlar

Aydınlı zeytin üreticileri çalışacak eleman bulamamaktan şikayetçi. "Günlük 3...

Gıdada tufan yaşanacak

Harcamalarda meyve ve sebze yüzde 30.4 payla süt ürünlerini...

AFAD’dan 13 kente ‘turuncu’, 25 kente ‘sarı’ uyarı

AFET ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD), Meteoroloji Genel...