İklim krizi temasının bir iletişim fiyaskosu örneği olduğunu söyleyebilirim. Fiyasko yerine komedi de diyebilirsiniz. “Şişirilen… yeri geldikçe gazı alınan bir balon. Bu durum krizin ne kadar büyük olduğunu yadsımıyor, lahana gibi sorun içinde sorun olduğunu gösteriyor. Ve her şey, iklim yangınına körükle giden “başarılı” PR faaliyetleri sayesinde oluyor.
Öyle bir iletişim kurgusu ki, en kirlisi en temiz görünüyor! Son günlerde ilginç bir gelişme dikkatimi çekiyor; “enseyi karartmayalım” kampanyası var. “Acaba fazla karamsar mıyız?” diye sorup duruluyor haberlerde ve “tahminler böyle diyordu ama bakın daha ölmedik” gibi akıllara ziyan yanıtlar verenler var!… Konuşmacı Ajansı yöneten biri olarak işim sağlam içeriği iyi anlatanı avlamak. Yaygın klişe söylemler arasında, maalesef giderek zorlaşan bir iş kolu. Hafta içi, Akdeniz havzasında çevre sorunları üzerine özel bir paneli dinlemeye koştum. Çok az öğrendim, yanıtsız çıktım. Önce ne öğrendiğimi, sonra ne öğrenemediğimi aktaracağım.
İklim treni Orient Express gibi
İklim treni herkesin bir şekilde binmek istediği lüks bir yataklı. Modern Orient Express! İlginç birkaç grup sayabilirim. Bir grup meydanı boş bulduğu için; duşlarınızı 10 dakikadan 5 dakikaya çekin, bulaşık makinasına tabakları sudan geçirmeden dizin, arabanızı yıkamayın… kullanmadığınız elektrikleri kapayın… gibi vatandaşa parmağını sallayarak anaokulu düzeyinde bireysel tavsiyeler verenler… bir grup yoğunlukla akademisyen, diplomat belli ki bu treni kaçırmak istemiyor, ama kimsenin ayağına basmak niyetleri de yok, koltuk kaptırmaya değmez… çoğunluk katmerli cümleler kuruyor, nokta koyunca “çok hoştu ama ne anlattı” diyorsunuz… “influencer” denen kişiler var ki, işleri etki ederek ticaret yapmak, hayatlarında yaşamadıkları şeyi anlattıklarından “etki”lenemiyoruz. Bir de endüstri boyutundaki tüketimlerini mega boyutta şaşalı örtenler… bizler onlar için yaşıyor ve çalışıyoruz, düzeni onlar kuruyor kaldırıyor. Dünyanın petrol zengini coğrafyalarında iklim konferansı düzenliyorlar, her yere jetleriyle uçuyorlar… başka sıralayayım mı? İşte tüm bunlardan dolayı iklim krizi bir samimiyet testi.
AKDENİZ YÜKSELİYOR ISINIYOR
Akdeniz 6 cm yükselmiş. Küresel denizlerde en hızla ısınan Akdeniz. 2.2C artış kaydedilmiş. Büyük yükseliş! 10 yıl içinde 250 milyon kişi su sıkıntısı çekecek. Venedik ve İskenderiye kentlerinin sular altında kalmasını film gibi izliyoruz, meğer Akdeniz’de böyle pek çok kent varmış. Eko sistem tehlikede, gıda güvenliği parçalanıyor, su sıkıntısı kapıda, sağlık sorunları artıyor. Bitmedi, bölgede iklimin tetiklediği krizler var; krizin insani boyutunda kadına şiddet yükselişte, doğum oranları düşüşte, hayvan nüfusu kırılgan, kırsal bölgeler ıssız, kentler tıklım tıklım.