Şanlıurfa’ya 45, Suriye’ye ise 10 kilometre uzaklıktaki Suruç, sınır kapısı olarak önemli konuma sahip. Suruç toprakları, Şanlıurfa Platosu’ndan Suriye’ye doğru inen düzlüklerden oluşuyor. Suruç Ovası adı verilen bu düzlük, yaklaşık olarak bin metre yükseklikte ve ovayı, batı, kuzey ve doğudan Güvercik, Cudi ve Devres dağları çevreliyor. Ayrıca ilçe topraklarında, doğudan batıya doğru dağınık tepeler bulunuyor…
İLÇE İSMİNİ SARAÇLARDAN ALMIŞ
Suruç, tarihi itibariyle oldukça eski olan bir şehir ve birçok medeniyete ev sahipliği yapmış. İlçenin İbrahim Peygamber ile de yakın bir ilişkisi olduğu biliniyor. At yetiştirme merkezi olarak bilinen Suruç’ta atların eğitimi ve imalatı ile uğraşan kişilere ‘saraç’ deniliyor. İlçenin ismi ‘saraç’ların yoğunluğundan dolayı Suruç olarak söyleniyor. Saraçlar, atların eğeri gibi at malzemeleri de üretiyor. Bu nedenle, Suruç’un at yetiştiriciliği ve at malzemeleri üretimi konusunda uzmanlığı hala devam ediyor.
YÖRESEL LEZZETLER
Tipik Akdeniz iklimi özelliklerini taşıyan ve yazları sıcak, kışları ise yağışlı geçen Suruç’ta tarım ve hayvancılık önemli geçim kaynakları arasında. Suruç aynı zamanda Urfa’nın meşhur narlarının olgunlaştığı yerlerden biri ve nar ekşisi yapımı için ideal bir bölge. Narlar, sabahın erken saatlerinde bahçelerden toplanıp çeşitli aşamalardan geçirilerek nar ekşisine dönüştürülüyor. Bu lezzetli nar ekşisi, sofralarda birçok yemeğin yanında kullanılıyor ve bölgenin yerel tatları arasında önemli yer tutuyor. Nar ekşisi yapımı, geleneksel yöntemlerle gerçekleştiriliyor ve bölgenin kültürü ve lezzetleriyle birleşiyor.
TURİZM VE SOSYAL HAYAT CANLANIYOR
Bir dönem terörden oldukça erkilenen ilçede şimdilerde hayatı canlı tutmak, istihdamı artırmak, altyapıyı güçlendirmek, sosyal hayatı renklendirmek, turizmi hareketlendirmek için birçok proje hayata geçiriliyor. Ben de Güneydoğu’nun sınır ilçesi Suruç’a geçen hafta yaptığım ziyarette ilçedeki değişiklikleri gözlemledim. Kurs ve atölye çalışmalarıyla el emeklerini ekonomiye dönüştüren, sosyalleşen Suruç kadınları en çok ilgimi çekti. Atölyede kadınlarla hayatlarının nasıl değiştiğini uzun uzun konuştuk. İlçenin meşhur narı değerlendirilerek yapılan nar kolonyasına, lavanta bahçelerinden üretilen sabunlara ve moda atölyesindeki el emeklerine hayran kaldım. Ayrıca yeni Fırın Cafe büyük şehirlerdeki pastaneleri aratmıyor. Sohbet ettiğimiz Suruç Kaymakamı, Belediye Başkan Vekili İbrahim Güneş, “İlçemizin kültür sanat alanında da öne çıkması için emin adımlarla yürüyoruz” diyor.
‘MODERN HARA’ PROJESİ
‘Arap atı’ diye bilinen atların anavatanının Suruç olduğunu ifade eden Güneş, “Cumhuriyet öncesi bölgenin adı Ayn El Arab olduğundan, buradan gönderilen yarış atlarına Arap Atı adı verilmiş. İlçemizde hemen her ailenin atları bulunmakta ve çeşitli yarışlarda yarıştırılmakta. Önümüzdeki süreçte ilçede atlarımızın gelişimine katkı sağlayacak modern bir hara açma projemiz de bulunuyor. Bununla birlikte kısa zaman önce Avrupa Birliği’nden coğrafi işaret alan Suruç Narı da bölgede oldukça rağbet gören bir nar çeşidimiz. İlçemizin en önemli iki değeri olan Suruç Atları ve Suruç Narı’nı daha da geniş kitlelere tanıtmak amacıyla bu yıl 5’incisi düzenlenecek olan Suruç Atı ve Narı Festivali her yıl yoğun katılımla ve büyük bir coşku içerisinde gerçekleştiriliyor. Kortej yürüyüşüyle başlayan festival, en büyük nar ve en iyi yarış atı yarışmalarıyla devam ediyor. Festival kapsamında ünlü sanatçılarımızın konserlerine ilçe halkımız yoğun katılım gösteriyor” diye konuşuyor.