İran ile İsrail arasında yaşanan savaş yine masum insanların ölümüne neden oluyor. Bölgemizde yaşananlara bakılınca Mustafa Kemal Atatürk’ün “Yurtta Barış, Dünyada Barış” şiarının ne kadar önemli olduğu bugün çok daha iyi anlaşılıyor.
İki ülke arasındaki savaşın enerji, gübre dolayısıyla tarım ve gıdayı doğrudan etkilemesi bekleniyor. En çok etkilenen sektörlerden birisi gübre. İsrail ile İran arasında yaşanan savaş, doğrudan askeri hedefler dışında enerji altyapılarını ve lojistik ağları etkileyerek küresel gübre sektöründe ciddi kırılmalara yol açtı.
Uluslararası Gübre Derneği (IFA) ve Dünya Bankası’nın güncel verilere dayanan değerlendirmelere göre savaşın başlamasıyla birlikte enerji, gübre, lojistik konularında ciddi sorunlar yaşanmaya başlandı.
Savaşın enerji fiyatları üzerinde zincirleme etkisi
İsrail’in saldırıları ile başlayan ve İran’ın misilleme yapması ile başlayan savaşın somut etkilerine bakıldığında ilk etapta yaşananlar özetle şöyle:
1- İsrail’in doğalgaz sahalarının geçici olarak kapatılması, Mısır’a gaz akışını durdurdu. Bunun sonucunda Mısır’daki üre ve LNG tesisleri üretimini durdurdu.
2- İran’dan gelen petrol arzı riski (Hürmüz Boğazı) nedeniyle brent petrol fiyatı arttı. Bu,aynı zamanda gübrede navlun ve üretim maliyetlerini artırdı.
3- Süveyş Kanalı ve Kızıldeniz üzerindeki saldırı riski, sigorta ve navlun maliyetlerinde artışa neden oldu. Bunun gübre sektörüne etkisi, Katar ve Suudi Arabistan’dan ihracatın yavaşlamasına neden oldu.
Fiyatlara etkisi ve piyasadaki gelişmeler
İsrail-İran savaşı ile birlikte üre fiyatları artış trendine girdi. Daha da önemlisi bu belirsizlik nedeniyle şu anda kimse satış yapmak istemiyor. Birçok firma gübre satışını durdurduğunu duyurdu.
Amonyak fiyatı da doğalgaz maliyetine paralel olarak artacak. Hindistan, Brezilya, Bangladeş gibi alıcı ülkeler erken sipariş ve stoklama eğilimine geçti. Bu durum kısa vadede arzın daralmasına ve buna bağlı olarak panik alımlara neden oluyor.